Türkiye ve uluslararası pazarlarda 1992 yılından bu yana paslanmaz çelik sektöründe faaliyet gösteren ERKINOX, 2022 yılından itibaren paslanmaz boru ve profil üretimine başlayıp ürün yelpazesini genişleterek sektörün önde gelen markaları arasına girmeyi başarmıştır.
Erk Boru (ERKINOX) A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Nail Sülar, Paslanmaz Çelik Dünyası Dergimize verdiği röportajda özellikle,“Yerli ve milli üretim vizyonumuz ile paslanmaz boru ve profil alanındaki liderliğimizi daha da güçlendireceğiz” dedi.
Geniş ürün gamıyla özellikle otomotiv, petrokimya, savunma sanayi, gıda, inşaat ve dekorasyon sektörlerinden yoğun talep gördüklerini aktaran Erk Boru (ERKINOX) A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Nail Sülar, “2026 ve 2027 yıllarına yönelik yatırım planlarımızı hızlı bir şekilde hayata geçirdik.
Öncelikle, hazır durumda bulunan 20 bin metrekarelik üretim tesisimiz için yeni teknolojiye sahip 20 adet boru ve profil üretim makinesi siparişimizi verdik. Bu yatırımlar, paslanmaz boru üretiminde dünyada üretilen tüm çeşitliliği sağlayabilmek ve sektördeki lider konumumuzu güçlendirip kalıcı hale getirmek amacıyla gerçekleştirdik” dedi.
Şirketinizi ve paslanmaz çelik alanındaki faaliyetlerinizi kısaca anlatabilir misiniz?
ERKINOX olarak, 1992 yılından bu yana Türkiye ve uluslararası pazarlarda faaliyet göstermekteyiz. Kurulduğumuz günden bu yana kalite, güven ve müşteri memnuniyetini ön planda tutarak sektörde istikrarlı bir şekilde büyümemizi sürdürdük. 2022 yılından itibaren ise paslanmaz boru ve profil üretimine başlayarak ürün yelpazemizi genişlettik. Tecrübemiz, yenilikçi yaklaşımımız ve güçlü üretim altyapımızla müşterilerimize en yüksek standartlarda çözümler sunmaktan gurur duyuyoruz.
İleri teknolojik üretim bantlarımızla en yüksek kalite standartlarına uygun ürünler sunuyoruz
Üretim tesislerinizin kapasitesi, teknolojik altyapınız ve ürün portföyünüz hakkında bilgi verir misiniz?
Üretim tesisimiz toplam 50.000 m² alan üzerinde faaliyet göstermekte olup, aylık 1.250 ton paslanmaz boru ve profil üretim kapasitesine sahiptir. Üretim süreçlerimizde TIG ve Lazer kaynak teknolojilerini kullanarak, en yüksek kalite standartlarına uygun ürünler sunuyoruz. Ayrıca tesisimizde tavlı ürün üretimi de gerçekleştirilmektedir.
Yüzey proses işlemlerimiz ise 180G/240G/320G/ 400G/500G/600G olarak uygulamalarımız mevcuttur. Bu üretim altyapımızda istenildiği takdirde özel boy ve özel yüzey hizmeti de verebilmekteyiz. Bu teknolojik uygulama yeteneğiyle üretim tesisimizde Avrupa ve Türkiye’deki benzer tesislerin çok üstünde bir ürün yelpazesi ve çeşitliliği sunmaktayız.
Ürün portföyümüz şu şekildedir:
• Paslanmaz Boru: 8 mm dış çaptan 323,9 mm’e kadar, 0,40 mm – 8,00 mm et kalınlığı aralığında.
• Paslanmaz Profil: 10x10 mm’den 200x200 mm’e kadar, 0,40 mm – 8,00 mm et kalınlığı aralığında
Müşterilerimizin talepleri doğrultusunda özel çap ve özel boy üretimleri de gerçekleştirebilmekteyiz.
Bu bahsi geçen teknolojik ve teknik detaylar ışığı altında Türkiye’de gurur ve güven verici bir şekilde Paslanmaz Boru ve Profil birçok ebadı ilk defa ERKINOX markası altında ERK Boru’da üretilmiştir. Bu ürünler şunlardır;
1) Tavlı paslanmaz boru ve profil,
2) Ø323,9 / Ø 273 / Ø 7/ Ø8/ Ø9 mm çaplarındaki borular,
3) 200x200, 200x100, 150x150, 100x100, 10x10, 15x15, 20x10, 30x10, 40x10, 50x10 mm ebatlarındaki profiller,
4) -201 kalite full çeşit üretim
-304 kalite full çeşit üretim
-316 kalite full çeşit üretim
-310 kalite full çeşit üretim
-Dublex paslanmaz boru ve profil üretimleri firmamız tarafından başarıyla üretilmektedir.
ERK BORU olarak bu başarıyı, tamamen yerli ve milli bir üretici olmanın verdiği güç ve kararlılıkla sürdürmeye devam ediyoruz.
“Hem yurt içinde hem de uluslararası pazarlarda güvenilir bir çözüm ortağıyız”
Paslanmaz çelik ürünleriniz hangi sektörlerde kullanılıyor, öne çıkan ürün gruplarınız nelerdir?
ERKINOX olarak üretim tesisimizi, paslanmaz çelik ürünlerimizin neredeyse her sektöre hitap edebilecek şekilde tasarladık üründe ve sektörde tam çeşitliliği yakalamış durumdayız. Özellikle otomotiv, petrokimya, savunma sanayi, gıda, inşaat ve dekorasyon sektörlerinde ürünlerimiz yoğun olarak tercih edilmektedir. Farklı sektörlerin beklentilerine uygun ürün çeşitliliğimiz ve kalite standartlarımız sayesinde, hem yurt içinde hem de uluslararası pazarlarda güvenilir bir çözüm ortağı olmayı sürdürüyoruz.
Kalite kontrol, sertifikasyon ve standartlara uygunluk konusunda nasıl bir sisteminiz var?
ERKINOX olarak kaliteyi üretimimizin merkezinde tutuyoruz. Tesisimizde ürettiğimiz tüm ürünler, Avrupa standartlarına ve uluslararası normlara uygun şekilde, titiz kalite kontrol süreçlerinden geçerek hazırlanıyor. Üretimin her aşamasında, hammadde girişinden sevkiyata kadar, kalite kontrol ekibimiz düzenli denetimler ve testler yapıyor. Böylece müşterilerimize her zaman güvenilir ve yüksek kaliteli ürünler sunabiliyoruz.
Ayrıca tüm ürünlerimiz, ilgili kalite belgeleri ve sertifikalarla desteklenmektedir. Müşterilerimiz ister iç pazarda ister ihracatta olsun, talep ettiklerinde bu belgelere kolayca ulaşabilmektedir.
İhracat faaliyetleriniz hangi ülke ve bölgelerde yoğunlaşıyor?
İhracat faaliyetlerimiz genelde Avrupa Birliği ülkelerine olmaktadır.
“Yeni makine yatırımlarımızın devreye alınmasıyla üretim kapasitemizi aylık minimum 2.500 tonun üzerine çıkaracağız”
Son dönemde gerçekleştirdiğiniz yeni yatırımlar veya kapasite artış projelerinden bahseder misiniz?
2026 ve 2027 yıllarına yönelik yatırım planlarımızı hızlı bir şekilde hayata geçirdik. Öncelikle, hazır durumda bulunan 20.000 m²’lik üretim tesisimiz için yeni teknolojiye sahip 20 adet boru ve profil üretim makinesi siparişimizi verdik. Bu yatırımlar, paslanmaz boru üretiminde dünyada üretilen tüm çeşitliliği sağlayabilmek ve sektördeki lider konumumuzu güçlendirip kalıcı hale getirmek amacıyla gerçekleştirilmektedir.
Yeni makine yatırımlarımızın devreye alınmasıyla birlikte, üretim kapasitemizin aylık minimum 2.500 tonun üzerine çıkması hedeflenmektedir. Bu atılım, Türkiye’nin paslanmaz boru ve profil alanında dışa bağımlılığını azaltmak ve yerli üretimi güçlendirmek yönündeki en önemli adımlarımızdan biridir.
Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarınızı hangi alanda yoğunlaştırıyorsunuz?
Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarımızı, yüksek kalite paslanmaz çelik boru ve profil üretimi ile kalite kontrol sistemlerimizi geliştirmeye odaklıyoruz. Vizyonumuz, ERKINOX’u hem Türkiye’de hem de dünyada güvenilir ve yenilikçi bir marka olarak konumlandırmak; müşterilerimizin ürünlerimizi dünya standartlarında güvenle ve huzurla kullanmalarını sağlamak.
Bizim için önemli olan, sadece ürün üretmek değil; sektörde fark yaratmak ve müşterilerimizin mevcutta olduğu gibi her zaman yanlarında olmaya devam etmektir.
“Üretim süreçlerimizde verimlilik arttırıcı ve çevre dostu yöntemlere odaklandık”
Sürdürülebilirlik, enerji verimliliği ve karbon ayak izi azaltımı konusunda ne tür uygulamalarınız var?
Türkiye’de ve hatta bence Avrupa’da da CBAM raporuna sahip tek üretici olduğumuzu gururla belirtmek isterim. Bu raporu 2024 yılı itibariyle almış bulunuyoruz bu sayede müşterilerimiz, ürünlerimizi CBAM sertifikasıyla ihracat yapabilir. Sürdürülebilirlik, enerji verimliliği ve karbon ayak izinin azaltılması konularında ise kendimizi sürekli yeniliyor ve geliştirmeye odaklanıyoruz. Üretim süreçlerimizdeki verimlilik artırıcı uygulamalar ve çevre dostu yöntemler sayesinde, hem enerji tüketimimizi optimize ediyor hem de çevresel etkilerimizi minimuma indiriyoruz. Bu yaklaşım, ERKINOX olarak sorumluluklarımızı yerine getirirken müşterilerimize de güven vermemizi sağlıyor.
“Uzak Doğu menşeli şirketlere çok dikkat etmeliyiz, iç pazarımıza hakim olmak istiyorlar”
Şu anda Paslanmaz Çelik dünyasında sizce en önemli gündem maddesi sizce nedir?
Bence çok net ve açık şekilde söylemesi gerekirse en önemli gündem maddesi Türkiye iç pazarında yabancı sermaye edasıyla gelip TRUVA yaparak yerleşen Uzak Doğu kökenli yalancı sermayelerin ülkemizin Paslanmaz Çelik sektörünü ele geçirip bundan yüksek kazanç sağlayarak bu kazançların ülkemizden alınıp kendi ülkelerine götürülmesidir. Bundan daha acı olanında bu yalancı sermayelerin paralı askerlerinin paslanmaz çelik piyasamızda bir ajan gibi çalışıp ele geçirip ve yerle bir edilmesinde karşı saflarda savaşmalarıdır. Şu gayet net bilinmelidir ki bizler bu topraklarda Truva’yı yüzyıllar önce gördük ve çok iyi biliyoruz ki ana amaçları Vergi ve Anti damping avantajı sağlayıp kendilerini tek üreten tek tedarikçi pozisyonuna getirip tüm paslanmaz çelik piyasasında kartelleşmektedir.
“Yabancı sermayelerden ürün alarak kendimizi çıkmaza sokmaktan uzak tutmalıyız”
Tabii ki biz bu toprakların ve bu piyasanın gerçek sahipleriyiz. Bunlara karşı duracak güçte, kapasitede ve yetenekteyiz. Sadece dikkat edilmesi gereken hususun bu yabancı sermayelerden ürün alarak kendimizi çıkmaza sokmaktan uzak tutmalıyız. Kısa vadeli avantajlarla aldığınız her gram Paslanmaz sac veya boru yabancı sermayenin daha çok güçlenmesine ve sizleri daha çok yönetmesine sebep olacaktır.
Sonuç olarak Paslanmaz sacda olduğu gibi Boru ve Profilde de Anti damping hazırlığı yapan bu tip kötü niyetli Uzak Doğu kökenli Boru üreticisi de kendisini bizim ülkemizde piyasayı yönetecek tüccarı ve yok etme planlarını görüyoruz ve ona göre tedbirlerimizi almamız gerektiğini yüksek hassasiyetle belirtmek istiyorum.
PASİD üyesisiniz; paslanmaz çelik sektöründe en aktif, en yaygın ve en çok üyeye sahip dernek olarak PASİD’in sektöre katkılarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Dernek olarak daha neler yapılması gerektiğini düşünüyorsunuz?
PASİD ve PASDER gibi yerli ve milli sermayelerin bir araya gelerek kurdukları bu dernekler çok değerli ve anlamlıdır. Bu derneklere üye olan Türk firmaları yabancı sermayelerle mücadele etmek için oluşturulan topluluklardan birileridir. Gerçek mücadelelerinin her şirketin kendisinin yapması gerçeğinde daha anlamlı ve kıymetlidir. Bizler üreterek ve ihracat yaparak gelirimizin tamamının ülkemizde kalması için çaba sarf eden şirketleriz.
2026’ya dair beklentileriniz ve sektöre yönelik öngörüleriniz nelerdir?
“Beklentimiz yerli üretim ve yerli satıcının hakim olduğu bir düzenin sağlanmasıdır”
2026 ve takip eden yıllardaki hedefimiz, iç pazarda yabancı egemenliğin değil, yerli üretim ve yerli satıcının hakim olduğu bir düzenin sağlanmasıdır. Bugüne kadar yaşadığımız deneyimlerden ders alarak, birlik ve beraberlik içinde hareket etmek ve piyasamızı yabancı sermayeden uzak tutmak önceliğimiz olmalıdır. Unutmamalıyız ki, bu ülkeden başka bir ülkemiz yok ve iç pazarımızdan başka bir pazarımız da yok. Bu nedenle yerli üretim ve yerli satıcıların hakim olduğu bir piyasa oluşturmak, hem sektörün sürdürülebilirliği hem de ülkemizin ekonomik bağımsızlığı için kritik bir adımdır.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Demir Çelik. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.
